top of page

Kendini Tanımak ve Etkili Plan Yapmak

Logo

11 dk okuma süresi

Sabah kalktığında aynaya baktığında kendini tanıyor musun? Bu soru kulağa basit gelebilir ama gerçekte çoğumuz için oldukça karmaşık. Kendimizi tanımak, sadece fiziksel görünümümüzü bilmekten çok daha derindir. Neden bazı şeylere içten gülümserken, bazılarından rahatsız oluyoruz? Neden belirli müzikler bizi hüzünlendirirken, diğerleri enerjimizi artırıyor?

Gündelik hayatımızda otopilottayız. Sabah kahvemizi içeriz, yolda aynı rotayı takip ederiz, işte aynı rutinleri yaparız. Peki bu davranışların altında yatan nedenler neler? Kahveyi gerçekten istediğimiz için mi içiyoruz, yoksa alışkanlık olduğu için mi? İşte bu küçük sorgulamalar, farkındalığımızı artıran ilk adımlardır.

Farkındalık eksikliğinin en ilginç örneklerinden biri şu: Birisi sana tanıdık bir kelimeyi sorar, "Bu ne demek?" der. Sen o kelimenin anlamını bildiğini düşünürsün ama açıklamaya çalıştığında kekelemeye başlarsın. Çünkü kelimeyi hissetmekle açıklamak arasında büyük bir fark var. İşte bu durum, zihinsel bulanıklığımızın somut bir göstergesi.

Şükretmeyi Unuttuğumuz Çağ

Modern hayatın hızında, şükretmek gibi basit ama dönüştürücü bir eylemi unutuyoruz. Gün içinde onlarca güzellik görürüz: bir kedinin sevimli hareketi, gökyüzündeki bulutların şekli, sokakta rastladığımız gülümseyen bir çocuk. Ama bu anları fark etmek için duraklar mıyız?

Şükretmek sadece "teşekkür ederim" demek değil. Yaşadığın anın değerini anlayabilmek, o anın sana nasıl ulaştığını görebilmek demek. Elindeki telefon nasıl yapıldı? İçtiğin su hangi yollardan geçerek musluğuna ulaştı? Okuduğun bu yazı, binlerce yıllık yazı gelişiminin sonucu.

Bu farkındalık eksikliği, plan yapma konusunda da kendini gösteriyor. Çünkü ne istediğimizi bilmeden, nereye gittiğimizi görmeden nasıl yol haritası çizebiliriz?

kendinin farkinda olmaya calismak

İnternette plan yapma üzerine binlerce içerik var. YouTube'da "Günlük Rutinlerim", "Nasıl Verimli Olurum" başlıklı videolar izlemiş olabilirsin. Ancak bu içeriklerin çoğu yüzeysel. Neden? Çünkü gerçek tecrübeden değil, popüler olmak için üretilmiş.

Gerçek plan yapma, önce kendini tanımakla başlar. Hangi saatlerde daha enerjiksin? Sosyal ortamlarda mı yoksa yalnızken mi daha verimlisin? Uzun süreli projelerden mi, kısa süreli görevlerden mi hoşlanıyorsun? Bu soruların cevapları, planlarının temelini oluşturacak.

Einstein'ın ünlü sözü var: "Bir konuyu gerçekten anladıysan, onu beş yaşındaki bir çocuğa anlatabilirsin." Bu söz, plan yapma için de geçerli. Kendi planını kendine açıklayabilir misin? Neden bu işi yapmak istiyorsun? Bu hedef gerçekten senin mi, yoksa başkalarının beklentisi mi?

Üniversite dönemi, hayatının en esnek zamanlarından biri. Henüz tam anlamıyla iş hayatının baskısı altında değilsin, ama artık kendi kararlarını alabilecek kadar olgunsun. Bu dönemdeki zaman yönetimin, gelecekteki başarının en büyük belirleyicisi olabilir.

Boş vaktin çok ama bu vakti nasıl değerlendirdiğin seni diğerlerinden ayıracak. Arkadaşlarınla sürekli dışarı çıkmak, diziler izlemek, oyun oynamak da güzel ama bunların yanında kendini geliştirmeye ayırdığın zaman, ileride sana büyük avantajlar sağlayacak.

Bu dönemde yapabileceğin en değerli yatırım, öğrenme alışkanlığı kazanmak. Yeni bir dil, yeni bir beceri, yeni bir hobi... Bunlar sadece CV'ne ekleneceğin maddeler değil, düşünce yapını genişletecek araçlar.

Para konusunu görmezden gelemeyiz. Çünkü modern dünyada para, özgürlüğün anahtarı. Ama parayı anlamak, sadece nasıl kazanılacağını bilmek değil. Para nasıl dolaşır? Büyük şirketler nasıl çalışır? Ekonomi nasıl işler?

Etrafına bak. Gördüğün her binanın, her markanın, her reklamın arkasında biri var. O kişi nasıl oraya geldi? Hangi kararları aldı? Hangi riskleri göze aldı? Bu soruları sormaya başladığında, fırsatları görmeye başlarsın.

Global pazarda var olmak istiyorsan, İngilizce şart. Bu sadece bir tavsiye değil, bir gerçek. Dünyada en çok konuşulan dil İngilizce ve internetin dili de İngilizce. Dijital dünyada başarılı olmak istiyorsan, bu dili öğrenmek zorundasın.

hayatini planlayan insan

İnsanları ikiye ayırabiliriz: Hayal kurabilenler ve kuramayanlar. Sen hangi taraftasın? Bir işe başlamadan önce o işin nasıl olacağını zihninde canlandırabiliyor musun? Bu yetenek, başarının temel taşlarından biri.

Yapmak istediğin işi araştır. O işi yapan insanların hikayelerini oku. YouTube'da onların deneyimlerini izle. Yapay zeka araçlarını kullanarak yol haritası oluştur. Ama sadece araştırmakla kalma, hayal et de. Kendini o işi yaparken gör. Bu görselleştirme, motivasyonunu yüksek tutacak.

Geçen yılki sen ile şimdiki sen arasında ne farklar var? Bir yıl önce önemsiz gördüğün şeyler şimdi belki çok değerli. Ya da tam tersi. Bu normal, çünkü düşünceler statik değil, dinamik.

Bu yüzden planların da esnek olmalı. Katı kurallarla kendini sınırlama. "Her gün mutlaka şu kadar sayfa oku, şu kadar egzersiz yap" gibi robot planlar yerine, esnek ama tutarlı planlar yap.

Plan yapmak tek seferlik bir iş değil. Sürekli güncellenmeli, gelişmeli. Tıpkı bir yazılımın güncellemeleri gibi. Her güncelleme seni daha iyi bir versiyona çıkarır.

Gerçek bir plan için zaman gerekir. Ama bu süreçte sadece düşünme, aynı zamanda deneme de yap. Planında yazan bir şeyi uyguladığında nasıl hissediyorsun? İşe yarıyor mu? Değişiklik gerekiyor mu?

Planlarını uygularken kendine robot gibi davranma. "Sabah 6'da kalk, yatağını topla, 50 şınav çek" gibi katı listeler seni makineleştirir, geliştirmez. Bunun yerine esnek hedefler koy. "Bu hafta 3 kez spor yap" gibi.

Bazı günler çok enerjik olursun, bazı günler yorgunsun. Bu doğal. Bu dalgalanmaları kabul et ama tembelliğe bahane etme. Kendi ritmine uygun bir plan yap.

Günde 1000 soru çözerek bir haftada bir konuyu öğrenebilirsin. Ama günde 200 soru çözerek beş haftada öğrenmek daha sürdürülebilir. Çünkü ikincisinde alışkanlık kazanırsın.

Alışkanlık kazanmak, hedefe ulaşmaktan daha değerli. Çünkü hedefler tükenir ama alışkanlıklar seni sürekli ileri taşır. İş bittiğinde boşlukta kalmaz, yeni hedefler bulursun.

İstikrar demek her gün aynı şeyi yapmak değil. Süreklilik demek. Bazen daha az, bazen daha çok ama sürekli ilerlemek.

Planlarını başkalarına göstermek için değil, kendiniz için yap. Sosyal medyada paylaşmak güzel ama asıl motivasyon içten gelmeli. "Başkaları ne der?" endişesi yerine "Bu benim için neden önemli?" sorusuna odaklan.

Gerçek motivasyon, dışarıdan gelen beğenilerle değil, içeriden gelen tatminle beslenir. Bu yüzden hedeflerinin arkasındaki sebebi çok iyi bil.

Hedefe varmak güzel ama süreçte olmak daha değerli. Çünkü hayat, varılan yerler değil, alınan yol. Bu yolda öğrendiklerin, kazandığın deneyimler, geliştirdiğin alışkanlıklar seni şekillendiren şeyler.

Bu yazıyı bitirirken senden şunu istiyorum: Bugün ne yapacağını değil, neden yapacağını düşün. Çünkü sebebini bildiğin her eylem seni bir adım ileriye götürür.

Unutma, mükemmel plan yoktur. Ama sürekli gelişen, esnek, gerçekçi planlar var. Sen de böyle bir plan yap ve en önemlisi, uygula. Çünkü uygulanmayan en mükemmel plan bile, uygulanan basit bir plandan daha değersizdir.

Kendini tanı, planını yap, esnek kal ve unutma: Süreçte olmak, hedefe varmaktan daha değerlidir.

Bölümün kısaca özeti; 

1- Farkındalık, otomatikleşmiş davranışların kökenini anlamakla başlar. Şükretmeyi, küçük detayları ve duyguları fark etmek; plan yapmadan önce bireyin ne istediğini ve neye uygun olduğunu anlamasını sağlar.
2- Başarılı planlama, sadece görev listesi değil; düşüncenin eyleme dökülmesiyle mümkündür.
3- Her plan test edilmelidir: “Nasıl hissediyorum?”, “İşe yarıyor mu?” soruları süreci yönlendirir.

Diğer bölümler için:

bottom of page